Pulse

- Of şu kadının götüne memesine bak.
- Rahatsız oldum, böyle deme.
- Nasıl diyeyim, daha kibar mı?
- Evet.
- Mesala baldır, göğüs olur mu?
- Hayır, daha az tahrik edici bir şeyler istiyorum.
- Bacak ve boyun desem?
- Olmaz,takma adı T.C. olan Tecavüzcü Çoşkun işine boyundan başlardı, hatırlamıyor musun?
- Herkes izlemiş o filmleri de...
- Her Türk vatandaşı gibi, ne sandın?
- Tamam öyleyse, ayak ve yüz diyorum. "Of şu kadının ayaklarına yüzüne bak."
- Ben ayak fetişistiyim, hâlâ azdırıyor böyle demen.
- Oh be abi, o zaman kısacası "Şu bacının gözlerine bak."
- Değil mi, ne kadar da masum bakıyor. İkinci hanımıma benziyor aynı...

Üç Maymunlu Türk Siyaseti

Gençleri Koruma Yasası geçerse ilerde bir gün, bir genç olarak kendimi çok güvende ve huzurlu hissedeceğim. Etrafta mini etekli kızların sayısı azalır, bacılarımız türban takarsa benim aklıma seks daha az gelecek. İnternetten porno sitelere ulaşım engelleniyor, biraz daha engellesinler, zararlı içerikli siteleri açmaya çalıştığımızda Miki Fare gelsin ki çocukluğumuzun masum leylek rüyalarına dalalım. Sahi, benim annem leylek değil miydi? Sonra gençlerimize zararlı etkinliklere de bir engel koysunlar, konserlerde diskolarda insanlar dans ediyor, içki içiyor. İçki bütün kötülüklerin anasını, onlar içtikçe benim gibi dini büsbütün insanlar da özeniyor bu zıkkıma. Yoksa ben ki saf bir Anadolu genci nereden bileyim alkolün insan zihninde fesat düşüncelere meyil verdiğini?

Sansürlü internetten sonra sansürlü bir günlük hayat istiyoruz. Bu konuda emin adımlarla giden hükümetimize hürmetlerimizi iletiyorum. Tayyip bizi Hizac'a götür!

Koyunlara...

Devletin bölünmez bütünlüğüne osurmak istiyorum. Zincirlerin kırılıp beyinlerin özgürleşmesini diliyorum, ama derdimi anlatırken yanlış anlaşılmaktan çok korkuyorum. İnkâr edenlerin pisliklerini ortaya çıkartıp rezil etmek istiyorum. Beyin göçü değil bu yaşanan, düpedüz beyin "katliamı", sözde değil üstelik! Senden nefret ediyorum ey Türk devleti, elimde olsa yıkar yıkar üzerine sigara içerim. Bir kaşık suda fırtına kopartıp, incir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerden hükmünü vermek isterim de, sen benden güçlüsün. Bütün bunların sorumlusu sensin ama, yavşak zihniyetler ve çıkarcı güruh sana toz kondurmuyor.

Duyguların İfadeleri

13 Haziran 2008, İtalya - Romanya maçında penaltıyı kurtaran Buffon'un resmidir. Hırs, azim ve sevinç aynı anda yansıyor ünlü kalecinin yüzünde. Unutulmaması gereken bir fotoğraf, hayır futbol fanatiği değilim, hatta Buffon'un ırkçı yönleri olduğunu biliyorum, ama kararlılık her insanda olmayan bir şey. Büyük olmak işte bu yüzden herkese uğramıyor, ya da başka bir ifadeyle herkesin olamadığı bir kavram...

Gündeme Dair

Yedinci Gemi kapalı olduğundan seslenecek bir yer gerekiyordu...

Yedinci Gemi'nin birinci yılı doldu! Geçen sene 31 Mayıs'ta dünyadan ayrılıp bir gemiye binmiştik. Rotamız Sinema, Rüzgarımız Dostluk, İnancımız Güven demiştik en başta. Hâlâ da böyle...

Sitemiz, gemimiz kapalı şu anda; teknik detaylara girmeye gerek duymadan bize saldıran kesmin gerizekâlı olduğunu size rahatlıkla söyleyebilirim, kendi çapları küçük olduğundan "ŞEYTANî" bir hamleyle bizi yıldırdıklarını sanıyorlar. Avuçlarını birbirine sürerek, küçük esnaf zihniyetiyle mutlu olduklarını düşünüyorum şu an. Gülsünler, gerekirse parti yapsınlar, camiye gidip iki rekat namaz kılsınlar; ama biz, el yapımı biricik geminin sinemasever yolcuları her zaman "birlikte" olacak.

Her kimse bunu yapanlar, teşekkürler, dünyadaki kötülükleri tekrar hatırladım, iğrenç varlığınızı yeniden hissettim ve sayenizde etrafımdaki sevgi dolu insanlara daha sıkı sarılacağım. 1. yılın kutlu olsun 7G, nice senelere!

Kamæra Mayıs

Yedinci Gemi sitesinin üyeleri tarafından hazırlanan aylık sinema ve kültür dergisi Kamæra’nın üçüncü sayısı çıktı. PDF formatında internetten ücretsiz olarak yayınlanan derginin bu sayısında, Ayın yönetmeni köşesinde Carlos Reydagas, Eleştiri bölümünde İsrail sinemasından son dönemde çıkan Çözülme ve Limon Bahçesi filmleri, Ayın Dosyasında Müzisyen Biyografileri, Klasik ve Kült bölümünde Jean Renoir filmleri incelendi. Ayrıca dergide I'm Not There (Beni Orada Arama) filminin yönetmeni Todd Haynes ile filme "açıklık" getiren bir röportaj çevirisi de bulunuyor.

Dergiye aşağıdaki adresten ulaşabilirsiniz:
http://www.yedincigemi.com/Kamaera.Mayis3.pdf

Keyifli okumalar...
Öneri ve istekleriniz ile yazı yollamak için iletişim adresi: kamaera@yedincigemi.com

Blindness

Cannes Film Festivali açılışı Blindness ile yapacak.

Tanrı Şehir (Cidade de Deus), Arka Bahçe (The Constant Gardener) filmlerinin yönetmeni, Papa'nın Tuvaletleri'nin yapımcısı Brezilyalı Fernando Meirelles'in son filmi, Nobel ödüllü Portekizli yazar José Saramago'nun Türkçeye de çevrilen "Körlük" (Blindness) kitabından uyarlama.
Blindness; bilinmeyen bir şehirde yayılan hastalık sonucu neredeyse herkesin kör olduğu bir toplumun çöküşüne karşı bir doktor ve eşi merkezinde toplanan bir grup insanın yaşama mücadelesini anlatıyor. Film başrollerinde Julianne Moore ve Mark Ruffalo bulunuyor.

Yazının devamı için tıklayınız...

61. Cannes Film Festivali

Bu yıl 61'incisi düzenlenecek Cannes Film Festivali 14-25 Mayıs tarihleri arası Fransa’nın ünlü şehri Cannes’da düzenlenecek.
Uluslararası birçok filme ev sahipliği yapan festivalin 60. yılı birbirinden değerli yapıtlara, ev sahipliği yapmıştı.
Gerek ünlü Amerikan yönetmenlerinin yeni filmleri gerek Asya Sineması gerek Avrupa Bağımsız Sineması için önemli bir sahne olan Cannes, 4 Months, 3 Weeks & 2 Days, Zodiac, Izganie, Kelebek ve Dalgıç, No Country for Old Men, Persepolis, My Blueberry Nights, Yaşamın Kıyısında, Death Proof, Paranoid Park, You The Living, Le Voyage du Ballon Rouge...vs filmlerinin de 60. yılında dünya prömiyerlerine ev sahipliği yapmıştı. Avrupa’nın en ünlü festivali; sinemaseverler, yönetmenler, oyuncular, prodüksiyon şirketleri için bir önemli bir olaydır. Her yıl, sinema ve sanat dünyasının tanınmış isimlerinden oluşan yarışma jurisine bu yıl Sean Penn başkanlık yapacak.

Bu yılki festival programı bugün festivalin resmi sitesinde açıklandı. Palme d'Or (Altın Palmiye) jurisinde Sean Penn dışında İsrail asıllı Amerikan oyuncu Natalie Portman ve Taylandlı yönetmen Apichatpong Weerasethakul tanıdık isimlere rastlarken, Un Certain Regard (Belirli Bir Bakış) yarışma jurisine başkanlığı Fatih Akın yapacak.

Altın Palmiye için Nuri Bilge Ceylan'ın Üç Maymun filmi de yarışacak.

Yarışma listesi için tıklayınız...
Festivalin Resmi Sitesi

Kamæra Nisan Sayısı

Yedinci Gemi sitesinin üyeleri tarafından hazırlanan aylık sinema ve kültür dergisi Kamæra’nın ikinci sayısı çıktı. PDF formatında internetten ücretsiz olarak yayınlanan derginin ikinci sayısında Ayın Dosyası, Ayın Röportajı ve Vizyon Ötesi gibi bölümlere içeriğinde yer veren Kamæra, bir de !F İstanbul’la ilgili hazırlanan festival günlüklerine yer veriyor.

İkinci sayıda Merakla Beklenenler bölümünde Avrupa’da düzenlenen festivallerde gösterilmiş ve yakın gelecekte ülkemizde de gösterilmesi beklenilen filmlere yer veren dergi, dosya konusu olarak Eleştirel Amerikan Filmlerine yöneliyor. Andrei Zvyagintsev’le Izgnanie üzerine yapılmış bir röportajı da okuyabileceğiniz Kamæra, Vizyon Ötesi bölümünde de Be Kind Rewind ve Ben X gibi henüz Türkiye’de geniş dağıtımı yapılmayan filmleri de tanıtıyor.

Nisan sayısı için tıklayınız...

Kamæra

Yedinci Gemi yeni bir e-sinema dergisiyle karşınızda: Kamæra

Adındaki çağrışımlardan öte, Kamæra Türk sinemaseverinin bakışını değiştirebilecek iddiada. Günümüz medyasının sanat olan sinemaya yer ayırmayıp, bizi patlamış mısır eşliğinde devasa $inema salonlarına yönlendirmesinden sıkılmıştık. Kamæra, yedinci sanatın heyecanını devamlı hisseden sinefillere göre hazırlanmıştır.

Derginin ilk sayısında Coen Kardeşler'in İhtiyarlara Yer Yok (No Country For Old Men) filmine geniş yer verdik. Ocak ayının başından beri siteyi kasıp kavuran son Coen filmi, derginin elektronik sayfalarında hak ettiği saygıyı gördü. Romen sinemasının yükselişini de es geçemezdik, ayın dosyası bölümünde de bu konuya yer ayırdık.

Derginin Mart sayısına ulaşmak için tıklayınız.

Hayatımız Sinema

Bölüm 1

- Bu akşam saçmalamaya ihtiyacım var, Hancı.
- Buyur Karaoğlan, şarabın hazır.
- Ulan Hobbidik Dayı, seninle hep böyle entel ortamlarda mı karşılacağız! Özledim yahu, gel bizim mekâna iki çift laflayalım bi' gün.
- Allah iyiliğini versin be yavrum. Azıcık halka karış, için bunalmış senin.
- Dayı, bizim halk bizi anlamıyor ki, ben beni anlamayana beni anlatacak gücü bulamıyorum.
- Sen de biraz onlara takıl, ne böyle ben, biz ayakları?
- Hancı, bu şarap köpek öldüren lan! Benim gibi Bordeaux kültürü almış bir bon marché şarapçısını kandıramazsın.
- Karam be, elimizde bundan kaldı sadece! Testilerdeki köy şaraplarını tüketti şuradaki hayvan kapitalistler!
- Ya bizim dayıya ne demeli? Peşkeş çekmekten götündeki don sündü. Sonra da gelmiş bana akıl veriyor, bırak bu kitaptan okuduklarını, diyor.
- Oku oku budur sonu, aramızdaki fark ne? Sen de bu kevaşeleri bile kaşarlanmış semtte yaşıyorsun, ben de. Aynı hancının tıknaz bedenini görüyoruz. Hayatın dibine düşmüşsün haberin yok!
- Bedenimin nesi iri? Annem küçüklükten beri bana iri kemiklisin derdi, ben de spor yapmayı anlamsız buldum.
- Anan, baban herkes seni kandırmış hancı, haberin yok. Şu gördüğün hödük dayı ile aramda fark yokmuş, yalan! Ben bu kafayı sizin gibileri anlamak için yordum, siz beni hiç anlamadınız ama.


Başı önde ufak adımlarla sokak lambasının titrekçe aydınlattığı kapı eşiğine gelerek, kendisini az sonra ıslatacağına emin olduğu yağmur bulutlarının arasında gördü dolunayı. Yolda düşünecekti Hobbidik Dayı'nın dediklerini.

Control

Joy Division grubunun ünlü solisti Ian Curtis'in hayatını anlatan Control, Cannes 2007'de Mansiyon Özel Ödülüne lâyık görülmüştü.

Efsanevi solist Curtis'in melankolik yaşamına uygun biçimde siyah beyaz çekilmiş film, gruba ait She's Lost Control, Disorder, Transmission gibi şarkıları da ekrana taşıyor. Ian Curtis rolündeki Sam Riley'in başarılı oyunculuğuyla eksiksiz bir film Control.

Bu filmin Türkçe altyazısını YedinciGemi'nin değerli çevirmenleri 213 ve pospolen ile hazırlamak ayrı bir keyifti.

İyi seyirler...

Into the Wild

Amerikan'ın kendini eleştirmesi son yılların yeni akımı. The Kingdom gibi iç hesaplaşmayı beceremeyen filmler olsa da, Into the Wild başarılı ve etkili bir anti-Amerikan filmi. Elbette bu başarının ardında, yönetmen koltuğundaki aykırı oyuncu Sean Penn'in payı büyük. 61. Cannes Film Festivali için Amerikan filmleri jurisine başkanlık yapacak alan oyuncu-yönetmen, birçoklarınızın hatırlayacağı üzere Bush'un savaş politikasını sertçe eleştirmişti.

Modern dünyayı, materyalist gerçekleri elinin tersiyle çeviren Christopher McCandless adlı bir gencin yaşam öyküsünden yola çıkılarak çekilen film, birbirinden eşsiz doğa görüntülerini ve Eddie Vedder'ın harika şarkılarını da yanında getiriyor.

Bu güzel filmin Türkçe çevirisi Yedinci Gemi'de. sson ile ortaklaşa yaptığımız çeviriye katkıda bulunan daedalus'a ve kardeşim Avare seyyah'a teşekkürlerimi sunarak, kelimelerimi toparlayayım.

Into the Wild Türkçe Altyazı

Le Scaphandre et le Papillon

Aylar öncesinde yine Yedinci Gemi'de tanıttığımız, Kelebek ve Dalgıç Giysisi filmini Türkçeye çevirdim.

Tıp biliminde çok ender rastlanan "locked-in syndrome" hastalığına tutulan Jean-Dominique Bauby tamamen felçli haliyle bir kitap yazar. Dünyayı sadece tek gözüyle hissedebilen bu adam, ünlü Elle dergisinin zamanında baş editörlüğünü yapmıştır. Şaşaalı ve keyifli bir yaşam sonrası, herkesten uzakta bir hastaneye tıkılan Jean-Do orada çürümeyi kabul etmez ve yaşamını kitap yazarak anlatır. Cannes 2007'de en iyi yönetmen ödülünü kazanan Julian Schnabel'in bu filmi, en son BAFTA film ödülleri olmak üzere birçok festivalden eli dolu dönmüştür. Piyasadaki yarım yamalak altyazılar ve filmin senaryosu başlı başına kaynak alınacak düzeyde olmadığından, kulaklarıma güvenerek filmi dinleyerek çevirdim. Bu senenin moda tarzı otobiyografik filmlerden birisi olan Kelebek ve Dalgıç sadece Yedinci Gemi'de!

Altyazı için tıklayınız.

Not: Altyazı hırsızlarına şimdiden selamlar olsun.

Tik tak

- Çok konuşmayı seviyorum ben. Ciddi bir hava katıyor bana, maskemi saklayıp konuştukça saygı gösteriyor insanlar bana.
- Seni çok iyi tanıyorum. Niyetini biliyorum. Konuştukça sadece sinirimi bozarsın, benden sana saygı maygı yok!
- Ben de seni tanıyorum ve biliyorum. Sözlerim seni rahatsız ediyor.
- Salak! Beni rahatsız eden senin boş kelimelerin değil, insanların sana inanabilecek kadar aptal olması. Aydınlanmalılar, senin gibilere prim vermemeliler.
- Teşvik ediyorlar aslında, kafası çalışmayanları gördükçe sallıyorum böyle. Tarihe baksan anlarsın, neredeyse bütün politikacıların uyguladığı yöntemi uyguluyorum.
- Sen devam et bu şekilde; ensem soluğunda hata yaptığın an üstüne çullanacağım.
- Hiçbir şey yapamazsın.
- Görürsün!

The Brave One - İçindeki Yabancı

Jodie Foster'ın oyunculuğu dışında fazla bir numarası olmayan The Brave One (İçindeki Yabancı), intikam ve adalet temasında aksiyon dolu bir gerilim yaratıyor. İzlemek isteyenler için Yedinci Gemi'nin değerli çevirmenleri, seferber olup güzel bir çalışmaya imza attı. İyi Seyirler.

Not: Türkçeye kötü çevrilmiş bir film ismi daha! Alien filmine gönderme yapılıyorsa, hiç komik değil.

4 luni, 3 saptamani si 2 zile

Aylar öncesinde sinemada izleyip hayran kaldığım ve iki üç satır şurada karalayarak tanıttığım 4 luni, 3 saptamani si 2 zile filmini Türkçe altyazıya kavuşturdum. Filmin ağır atmosferine uygun bir çeviri süreci yaşadığım için, "ayrılık" vurgusu bir önceki cümleye "cuk" diye oturuyor. Umarım beğeneceğiniz bir çalışma olmuştur.
İyi seyirler.

Once

2007 Sundance Film Festivali'nin süpriz filmi Once, Türk izleyicilerle YedinciGemi'de buluşuyor. İrlanda yapımı bağımsız film, birbirinden güzel şarkılarıyla senaryonun bile önüne geçerek seyirciye doyumsuz bir müzik ziyafetini garanti ediyor. Bağımsız Ruhlar'ın yeni bebeği Once'ın Türkçe altyazısı çıktı, indirmek için tıklayınız.

Wong Kar-wai ile My Blueberry Nights

Aşk filmlerinin unutulmaz yönetmeni Wong Kar-wai'nin, Fransız sinema dergisi Positif'e verdiği röportajı sizler için çevirdim. Röportajı okumak için tıklayınız.

İkilem

- Seni sallamıyorum.
- Niye?
- Çünkü sen bana önem veriyorsun.
- E kötü mü?
- Değil de, ben iyilikten pek anlamam.
- Kötülük yapayım o zaman.
- Hiç durma! Ben de ne zamandır yalnızım bu konuda.
- Anlaştık öyleyse, beraberiz.
- Siktir!

Ufak Bir Tını

- Bana da saldırıyorsun ama.
- Tabiî, görevim bu.
- Kim verdi bu görevi sana?
- Kötülük.
- Nietzche oku o zaman.
- O kim?
- Bir katil.

Persepolis

Daha önce burada iki kelâm ederek tanıttığımız, pek muhterem İran devriminin gerçek yüzünü işleyen bir senaryoya sahip Persepolis filmi Türkçesine kavuştu. Animasyon severlerle kısıtlı kalmayacak bir hayran kitlesine sahip olacak, 2007 yılının en "cici" süprizi diye adlandırdığım bu filmin altyazısı, sevgili daedalus tarafından çevrildi. Bu sanat eserine yakışır nitelikteki altyazıya ulaşmak için buraya tıklamanız yeterli olacaktır.